‘Emir demiri keser’ dedi, gitti! Melih Gökçek dönemi kapandı
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, 8617 gündür, yani yaklaşık çeyrek asırdır sürdürdüğü görevini bıraktı. İstifa konuşmasında, "İstifamı Recep Tayyip Erdoğan istedi. Emir demiri keser. Başarısız olduğumuz düşündüğüm yorgun olduğum için değil sadece Erdoğan'ın talebini yerine getiriyorum. Bana istifa etmemem konusunda çok baskı yapan oldu. Recep Tayyip Erdoğan demek mazlumların sahipsiz kalmaması demektir. Ben Melih Gökçek olarak vebal altına giremem. Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'ın emrine uyarak Belediye Başkanlığını bırakıyorum" dedi.
Bu sözlerle Melih Gökçek’in Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı sona erdi. Hiç beklemediği, hesap etmediği şekilde gitti, biraz kırgın, biraz küskün… Haftalardır gazetelerde, sosyal medyada Melih Gökçek esprileri yapılıyor, artık söylenmeyen söz kaldı mı bilmiyorum. Ama Gökçek’in o koltuktan kalktığı gün, Ankaralıların onu nelerle hatırlayacağını madde madde yazmak farzdır… Buyurun yazıyorum…
• AKP’deki birçok siyasetçi gibi siyasi İslam geleneğinden gelmiyor. Aksine merkez sağ siyasette yetişmiş biri. 1990’larda Erdoğan ve Gökçek Necmettin Erbakan’ın iki prensiydi. Biri Ankara, diğeri İstanbul kalesini almıştı. Siyasi kariyeri 1984’te Keçiören Belediye Başkanı olarak başladı. O dönem ANAP’taydı. 33 yıl içinde Kenan Evren de dahil olmak üzere 5 cumhurbaşkanı ve 20'den fazla hükümet eskitti. O hep oradaydı…
- Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde verdiği ihaleler, yaptırdığı projeler hep çok tartışıldı ama o hep Ankara’nın yoksul semtlerine dağıttığı yardımlarla sandıktan çıkmayı başardı. Bazen tam oylar sayılırken elektrikler kesildi, bazen çöpten çuvallarla oy bulundu ama o hep kazandı… Partisinin en güçlü isimlerinden biri ‘Parsel parsel sattın Ankara’yı’ dedi ama o yine sandıktan çıktı. Yani Gökçek sandıkla geldi ama sandıkla gitmedi, gitmeyecekti de, gidişi talimatla oldu.
- Sosyal medyayı onun gibi kullanan bir siyasetçi olmamıştır. Trump bile o kadar başarılı değil bence. Bağıra bağıra ne polemiklere girdi Twitter’dan, ne çok trollendi, ne çok eğlendi ve eğlendirdi…
- AB ile işlerin iyi gittiği dönemde öğle vakti Kızılay Meydanı'nda patlattığı havai fişeklerle de hatırlayacağız onu…
- Fişkiyle elbette… Asla unutulmayacak. Melih Gökçek gitti ama o fişkiyeyi kıran hala ortaya çıkmadı… Cidden ya kim kırdı o fişkiyeyi?
- Kimse unutmaz ama ben yine de yazayım. Ankara’nın ‘içilemez’ raporu verilen suyunu içerek test etti yahu, içerek…
- Elbette onu bir de oğluna siyasi ikbal hazırlamaya çalışan bir baba olarak hatırlayacağız. Oğlu Osman Gökçek‘i Çankaya Belediye Başkanlığı için hazırladı olmadı, milletvekilliği için hazırladı olmadı, Ankara Ticaret Odası Başkanı yapmaya çalıştı olmadı… Ayrılırken bile oğlu için pazarlık yaptığı konuşuldu, ama gelen bilgilere göre yine olmadı… Baba yüreği işte, son ana kadar çırpındı evladı için. Ahmet Gökçek artık Osmanlıspor Futbol Kulübü Başkanlığı ile yetinecek ne yapalım…
- Üç harfliler diyorum ve bu maddeye başka da bir şey yazmıyorum… Anladınız siz onu…
- Nedendir bilinmez ama ODTÜ ile ODTÜ’lüler ile yıldızı hiç barışmadı. Taktı çocuklara. Her projesini yargı kararları, tepkilere, protestolara karşın, yaşama geçiren Gökçek Türkiye'nin köklü üniversitelerinden ODTÜ Ormanı içinden de yol geçirdi. Üstelik bir gece yarısı baskınıyla. ODTÜ’lüler de seni unutmayacak Sayın Gökçek…
- Veeee Melih Gökçek’in ‘gurur projesi’ Ankapark… İki metro projesinin finansmanını belediye bütçesiyle karşılayamayınca, projeyi merkezi hükümete tamamlatan Gökçek, Atatürk'ün mirası olan Atatürk Orman Çiftliği arazisi üzerine 2 milyar lira harcayarak "Ankapark" diye bir tematik park yaptırdı. "Orası benim siyasi tercihim, kişisel zevkim, gurur projem" diyen Gökçek ne yazık ki o parkı açamadan koltuğu bıraktı. Tranformers'lar öksüz kaldı…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder